Hocalı
katliamı çocukluğuma damgasını vuran en önemli olaylardan biriydi. Bu insanlık
suçu Azerbaycan için olduğu gibi ailem içinde büyük bir trajediydi. İki dayım,
dedem ve aileleri toplam 8 akrabam Ermenilerce katledilmişti. Çocukken babası
ile birlikte Kerbala’ya gitmiş hem de Ahund (Caferi’lerde din adamı, İmam) olan
baba tarafından büyük dedem İran’a Ermenilere arka çıkması nedeniyle çok
kızıyor, “Hazreti Mehdi a.s. bunlarla boşuna savaşmayacak” diyordu. Daha
sonraki yıllarda Iran taraftarı bazı Ahundlara için de; “onların yolu İmam
Hüseyin a.s yolu değil Yezid’in, Süfyani’nin yolu” derdi. Ziyaretine
gittiğimizde Masumların (12 imam a.s. ve Hz. Muhammed a.s. ve Hz. Fatıma a.s.)
çektiği sıkıntıları anlatır, ağlar ve ağlatırdı. “Suriye’ye dikkat edin” derdi,
“orası karışırsa bu İmam Mehdi a.s.nin çıkışının yaklaştığının işaretidir”
derdi. Ancak yine ekler ve; “oraya iyi bakın orası Süfyani’nin de yeridir”
derdi. Çocuk aklımla bu konuşmalara anlam veremez, basit hikâyeler olarak
görürdüm. Suriye iç savaşı başlaması ve sonrasında yaşananlar adını taşıdığım
büyük dedemin söylediklerini tekrar düşünmeme sebep oldu. Dedemin yanında
taşıdığı kitapların (Farsça ve Arapça) İngilizce versiyonlarını bularak Hazreti
Kaim’in a.s. zuhuru öncesi olaylarla Suriye’de yaşananlarının ilgisini anlamaya
çalışırken bu çalışmanın İngilizce versiyonu ortaya çıktı. İstanbul Türkçesine tercümesi, Abdülkerim Doğru Bey tarafından
yapılmıştır.
Giriş
Suriye
iç savaşı dünyadaki birçok grup tarafından altın çağı başlatacak olaylar
dizisinin önemli bir halkası olarak görülmektedir. Özellikle birçok Şii grup
Şii altın çağı beklentisi ile Suriye iç savaşını ve Suriye’nin harap olmasını
İmam Mehdi a.s.’nin alameti olarak gördüklerinden merakla takip etmektedir.
Hatta bazı Şii gruplar Suriye savaşına İmam Mehdi a.s.’nin yolunu açmak için
dahil olmuş durumdadırlar. Ancak Suriye iç savaşı sadece İmam Mehdi a.s.’nin
değil aynı zamanda İmam Mehdi a.s.’nin en büyük düşmanı olan Süfyani’’nin de
çıkış alametidir. Bu nedenle Şii kaynakları Süfyani’ye ilişkin, onun soyu,
görünüşü, savaşları gibi çok detaylı bilgiler sunmaktadır. Bu itibarla kimin ya
da kimlerin Sufyani olabileceği bu gaybi haberler veya kehanetlere dayanarak
tahmin edilebilecektir.
İslami-Şii
kaynaklarına göre Sufyani
Şii
kaynakları ittifakla İmam Mehdi a.s.in çıkışı öncesinde bir ön şart olarak
Süfyani’’nin Suriye’den çıkacağını söylemektedirler. Ayrıca Süfyani’nin
çıkışının “kesin” olacak olaylardan olduğu açık olarak ifade edilmektedir.[1] Süfyani’nin babasının adı Anbese
(عنبسه ) adı ise Osman (عثمان) olacağı ve Utbe bin Ebu Sufyan’ın soyundan
olacağı ifade edilmektedir. Süfyani’ çıkınca İmam Mehdi a.s. gizlenecek
sonrasında tekrar ortaya çıkacaktır. [2]
Masumların
haber verdiğine göre Süfyani’ zalim, hilekar bir karakterde ve çirkin bir
görünüşe sahip olacaktır. Tek gözlü olacak ya da bir gözünde yara izi
bulunacaktır. Mavi gözlü ve sarışın olacaktır. Allaha hiçbir zaman ibadet
etmemiş ve Mekke ve Medine de görülmemiştir.[3]
Masumların
haber verdiğine göre Süfyani’ çıkmadan önce Suriye’de şiddetli bir deprem, kaos
ve anarşi var olacaktır. Suriye’deki cezire bölgesinde gökten ses gelecek
Şam’dan ağıt yükselecektir. Türkler Cezireye, Rumlar Remle’ye (Filistin)’e
geleceklerdir. Suriye’deki karışıklık ve çatışmalarla Suriye harap olacaktır.
Cabiye (Suriye’de Şam’ın güneyinde bir bölge ve yerleşim yeri) yere batacak ve
Emevi caminin bir kısmı yıkılacaktır. Bu dönemde Suriye’de kırmızı, benekli ve Süfyani’
bayrağı yükselecektir. Süfyani’ diğer iki grubu da yenecektir. İmam Bakır a.s.
başka bir nakil de de Suriye’de birbiri ile savaşacak orduları Süfyani, Abka ve
Ashab olarak saymaktadır. Süfyani’nin önce Abka’yı daha sonra da Ashab’ı
yenilgiye uğratacağını ifade etmektedir. İmam Cafer a.s. de Suriye’de birbiri
ile mücadele edecek biri Süfyani’ ordusu olmak üzere benekli, kırmızı
ordulardan bahsetmektedir. Başka bir kaynakta da bu orduları Hasani, Emevi,
Kaysi ve Sufyani olarak da tasnif etmektedir. [4]
İmam
Bakır a.s.’den Süfyani çıkmadan önce kızıl atlara binmiş sarı bayraklıların
batıdan Suriye’ye gireceği nakledilmektedir. Bu olay olduğunda Harasta yere
batar ve harap olur ve Süfyani Yabis vadisinden çıkar. Ve Süfyani yeşil ve
altın renkli bayraklarla ortaya çıkar. Beni Kelb kabilesi Süfyani’nin yanında
yer alır.[5]
Süfyani’
recep ayında ortaya çıkar diğer iki grubu yenilgiye uğratır ve Şam, Hama, Humus
Halep, Filistin, Lübnan’a hakim olur. Önce benekli olanı daha sonra kırmızı
olanı yenilgiye uğratır. Anne tarafından akrabası olan Beni Kelb kabilesi ile
birlikte Irak’a doğru yönelir düşmanlarını Kırkısya (Deyri Zor yakınlarında)
yenilgiye uğratır. Bağdat’ta yüzbinlerce insanı ve özellikle Abbasiyi-Sünni’yi
katleder. Kufe’de katliamlar yapar Kufeliler Süfyani’ye biat ederler ve
Süfyani’ o bölgeye hakim olur.[6]
İmam
Mehdi a.s., Süfyani çıktıktan sonra gizlenir ve Haremeyn’e (Mekke ve Medine)
yola çıkar, bunu haber alan Süfyani ordusunu Medine’ye gönderir. Ordusu orayı
ele geçirir. Orayı yağmalar ve harap eder ve ordusu Mekke’ye doğru giderken
ordusu Mekke ve Medine arasındaki Beyda’da yere batar ve yok olur.
İmam
Mehdi a.s.’ye Kabe’de 313 kişi biat eder. (Bunların hangi bölgelerden olacağı
Şii kaynaklarında haber verilmiştir. 313 kişinin sadece 70 civarı bugün Şii
nüfuslu bölgelerden olacaktır – çeviren). İmam Mehdi a.s.,
Medine’ye gelir daha sonra Irak’ta Süfyani ile karşılaşır. Bu savaşta Süfyani
ordusunda bulunan Şiiler İmam Mehdi a.s. tarafına geçerler, İmam Mehdi a.s.
ordusunda bulunan Süfyaniler, onun ordusuna geçerler. İmam Mehdi a.s. ordusu
galip gelir ve Süfyani’yi Irak’ta necef yakınlarındaki Hire’de kalın bir ağacın
altında öldürür. [7]
İmam
Mehdi a.s., 13 grupla savaşacaktır. Bunlar Şamlılar, (Suriyeliler), Basra ve
Maysanlılar (Güney Irak), Reyliler (Bugünkü Tahran-İran), Emeviler, Mekke ve
Medineliler (Bugünkü Suudi Arabistan) Dabba (Birleşik Arap emirlikleri ve Umman
tarafından paylaşılan yarımada), Kürtler, Ezdliler (Kadim bir Arap
kabilesi-Umman’da önemli nüfusları bulunmaktadır) Ganiyler (Kadim Arap
kabilesi-günümüzde güçlü bir varlığı kalmamıştır) Bahililer ( Kadim Arap
kabilesi kısmi olarak Umman da var ve bu adla yerleşim yeri bulunmaktadır.)
olarak sayılmaktadır. Eger günümüzde İmam Mehdi a.s. gelmiş olması halinde
O’nun Irak, İran, Suriye, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile
birlikte Kürt grupları ile savaşacağını söyleyebiliriz. [8]
İmam
Mehdi a.s. çıkmadan önce Türklerin taşkınlıklarının bulunacağı, hatta Süfyani
tarafından Cezire’den çıkarılacakları anlaşılmaktadır. Ancak İmam Mehdi a.s.
çıktıktan sonra Türklerden İmam Mehdi a.s.’yi desteklemek üzere Müfrezeler
çıkacak ve Türklerden İmam Mehdi a.s.’ye katılımlar olacaktır.[9]
İslami
(Şii) Gaybi Haber Ve Kehanetlerin Suriye’de Günümüzde Yaşananlara Tatbiki
Bu
gaybi haberler veya kehanetler Süfyani’nin kim olabileceğini tahmin etmek için
kullanılabileceğine şüphe bulunmamaktadır. Kehanetlerin haber verdikleri ile
günümüzde Suriye’de olanlar arasında kuvvetli benzerlikler bulunmaktadır. Haber
verildiğine benzer olarak Suriye’de temel olarak 3 grup ortaya çıkmıştır.
Bunlar, Esad Rejimi ve Müttefikleri (İran, Hizbullah, Şii Milisler ve Rusya
hatta PYD-PKK), İŞİD ve Diğer Muhalefet. Diğer taraftan Sarı Bayrak taşıyan
gruplar (Hizbullah ve Şii Milisler) Suriye’ye girmişler ve Suriye harap
olmuştur. Ayrıca yaşanan insanlık suçları ve katliamlar nedeni ile Suriye’den
ağıtlar yükselmektedir. Suriye’de kehanetlerde haber verildiği üzere özellikle
Şii militanlar ve rejim kuşatması altında Madaya, Humus ve Guta gibi yerlerde
insan yapımı açlık yaşanmaktadır. (Kuvvetle muhtemel bu açlık Şii gruplarca
İmam Mehdi’nin gelişini sağlamak için bilinçli olarak yaşatılmaktadır.) Yine
ilginç olarak altın (sarı) rengi ve yeşil renkte bayrakları olan gruplar
Suriye’deki savaşa dahil olmuşlardır.


Suriye’de Esad Rejimi’nin müttefiki olan silahlı grupların bayrak ve flamaları-2
İslami (Şii) kaynakların verdiği gaybi haberler ve kehanetler Suriye’deki olanlarla ilişkilendirildiğinde Süfyani’ye en uyan grubun Rejim ve müttefikleri olduğu görülmektedir. İlk olarak Süfyani’’ye destek verecek kabile (beni Kelb) ve Süfyani’nin ismi ve babasının isminin Rejim ve müttefiklerine uyduğunu belirtmeliyiz. Süfyani’nin babasının adı Anbese’nin anlamı aslandır.[10] İlginç olarak Suriye’yi yaklaşık 60 yıldır yöneten grup olan Esad ailesinin de soyadı olan Esad’da aslan anlamındadır. Diğer taraftan Suriye’deki savaşı yürütmek üzere atanan İranlı komutanın adı da Muhammed Cafar Asadi’dir. Ayrıca Süfyani’nin adı olacak olan Osman ile Esad ailesinin 1920’lere kadar soy ismi olan Vahiş’in (وحش) anlamı da birbirine yakındır. Arapça Osman’ın anlamlarından ikisi yılan yavrusu ve ejderhadır.[11] Vahiş ise Canavar anlamındadır. Yine Esad ailesinin kabilesi olan Beni Kelb-Kelbiye kabilesi,[12] kehanetlerde Süfyani’ye destek vereceği söylenen kabiledir. Bu itibarla Esad ailesinin Süfyani’ hareketinin önemli bir parçası olduğu söylenebilir.
İkinci
olarak Süfyani’nin çıktığındaki bayrağı olan Altın (renkli) haçlı yeşil bayrağa
sahip olacağı haber verilmektedir. İlginç olarak Suriye ordusu ile İran
ordusunun amblemleri Süfyani’ bayrağına çok benzer özellikler taşımaktadır.[13] Ayrıca Suriye’de savaşan bütün Şii
milislerin bayrağı Süfyani’ çıktığında sahip olacağı söylenen bayrağın renkleri
olan sarı ve yeşil renklere sahiptir.
Üçüncü
olarak Masumlar Süfyani’nin Abbasilere-Sünnilere karşı harekete geçeceğini ve
Bağdat’ta Abbasîlere-Sünnilere katliam yapacağını haber vermiştir. Iran-Rus-Şii
Milisler ve Esad ittifakı Ortadoğu’da Sünnilere karşı hareket etmiş ve onlarla
çatışmaktadır ve Bağdat’ta Abbasilere-Sünnilere katliam yapan Şii milisler
Suriye de rejim müttefikleri arasında bulunmaktadır.
Dördüncü
olarak Suriye’de savaşan taraflardan sadece rejim ve müttefikleri içinde kayda
değer Şii bulunduran tek gruptur. Haber verildiği üzere Süfyani ordusunda İmam
Mehdi a.s. ile yapılacak son savaşa kadar Şiiler bulunacaktır.
Beşinci
olarak Süfyani çıktığında kontrol edeceği söylenen (Şam, Hama, Humus, Halep,
Lübnan) büyük çoğunluğu Rejim ve müttefikleri tarafından kontrol edilmektedir.
Suriye’de savaşan diğer iki grup bu bölgelerin çok azını kontrol etmektedirler.
Altıncı
olarak Süfyani’nin hakim olacağı haber verilen Kufe bugün rejim ve müttefikleri
arasında bulunan Irak hükümeti tarafından kontrol altında tutulmaktadır.
Yedinci
olarak Süfyani’nin saldıracağı yer olan Mekke ve Medine’ye saldırma kabiliyeti,
nedeni, gücü ve motivasyonu olan tek grup rejim ve müttefikleridir. İŞİD’in
Mekke ve Medine’ye saldırmaya niyeti bulunsa da gücü bulunmamaktadır. Diğer
muhalefetin ise ne gücü nede niyeti bulunmamaktadır.
Son
olarak İmam Mehdi’nin a.s. savaşacağı gruplardan büyük çoğunluğunun rejim ve
müttefikleri arasında yer aldığı görülmektedir. İmam Mehdi a.s.nin savaşacağı
Suriyeliler, İranlılar (Reyliler), Iraklılar (Basra ve Maysanlılar) ve Kürtler
(PUK-PYD-PKK) rejimin müttefikleri arasında yer almaktadır.
Sonuç
Özet
olarak ifade etmek gerekirse İslami-Şii kaynaklarında verilen haberlere veya
kehanetlere göre Süfyani hareketi veya Süfyani’nin rejim ve müttefikleri (İran,
Rusya, Şii Milisler, Hizbullah ve hatta PKK-PYD) olduğu görülmektedir. Bu
nedenle bu gruba Süfyani hareketi veya Süfyani ordusu olarak nitelendirmenin
yanlış olmayacağı şüphesizdir. Diğer taraftan İmam Mehdi’nin a.s. Ehli Beyt
sevdalısı Şia nüfus barındıran Irak, İran ve Suriye ile niçin savaşacağı şu
dönemde bu bölgelere hakim olan tekfirci-nasibici hareketler olacağından şüphe
yoktur. Bu nasibici Şii militan gruplarının Süfyani’ davranış olduğu açık olan
eylemlerle Irak ve Suriye’de on milyonlarca Sünni’yi öldürmüş, göçe zorlamış ve
kadınlara tecavüz etmiştir. Diğer bir anlatımla da İmam Mehdi a.s.nin yolunu
hazırlamak üzere Suriye’de bulunan ve İmam Mehdi a.s.’nin taraftarı olduklarını
düşünen grupların İmam Mehdi a.s.’nin değil Süfyani’nin yoldaşları oldukları ve
Süfyani’nin yolunu hazırladıkları görülmektedir. Diğer bir ifade ile Esad-ı
Kelbi’ye yardım etmek üzere Kasım Süfyani (Süleymani) yönlendirmesinde hareket
eden (Hizbullah, Kudüs gücü, Bedir Tugayları, Galibun yada Fatimuyun gibi)
farklı adlarla ortaya çıkan bu nasibici bu gruplar yaptıkları ile İmam Mehdi’ye
değil Süfyani’ye hizmet etmektedirler.
Diğer
taraftan her ne kadar bugün Suriye, Irak ve İran nasibici (Kendilerinden
olmayan Müslümanları-Sünnileri kafir, müşrik görüp kadınlarını, mallarını
canlarını helal gören anlayış) gruplarca kontrol ediliyor olsa da bu yöreler
nihayetinde İmam Mehdi a.s. döneminde nasibici-tekfirci grupların sultasından
kurtulacaktır.
İmam
Mehdi a.s., savaşacağı gruplara dikkat edildiğinde nasibici (İran ve
Müttefikleri) gruplar ile müttefikleri ile selefi tekfirci (Suudi Arabistan ve
müttefiki körfez ülkeleri) gruplar olduğu anlaşılmaktadır.
.
Hasan
Ahundzade KARBALAVİ (Çeviren: Abdülkerim
DOĞRU)
________________________________________________
[1] Al Majlisi,( Allamah Muhammad Baqir al-Majlisi)
The Promısed Mahdi, Allamah Muhammad Baqir al-Majlisi, English Translation oi
Bihar ul Anwar, Volume 13 (Old Edition)/Volumes 51-52-53 (New Edition) Kitabul
Ghaibah – Book of Occultation, s. 80
[12] Patrick Seale,Maureen McConville, Asad of Syria:
The Struggle for the Middle East, University of California Press, 1990, s. 3.